top of page
  • Yazarın fotoğrafıHaberciGazete

Tarık Akan, Haluk Pekşen, Muhittin Sadak, Şükriye Dikmen, Kemal Çapraz



Bugün 16 Eylül. Tarık Akan, Haluk Pekşen, Muhittin Sadak, Şükriye Dikmen ve Kemal Çapraz'ın ölüm yıldönümleri.

BRT Yayın Grubu olarak bu değerlerimizi saygıyla anıyoruz.

Tarık Akan kimdir?



Asıl adı Tahsin Tarık Üregül olan sanatçı, 13 Aralık 1949’da İstanbul’da dünyaya geldi. Subay olan babası Yaşar Üregül’in görevi dolayısıyla Erzurum Dumlupınar İlkokulu’nda başladığı eğitimini Kayseri’de tamamladı. Babası emekli olduktan sonra ailesiyle Bakırköy’de yaşamaya başlayan ve Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde okuyan Akan, eğitimi süresince cankurtaranlık ve işportacılık yaptı.


Tarık Akan, 1970’te “Ses” dergisinin açtığı “Sinema Artist Yarışması”nda birinci olunca, Makine Mühendisliği bölümünden ayrıldı ve Gazetecilik Yüksek Okulu’na girdi. Sinemaya geçmeden önce bir süre düğün salonlarında müdürlük, sandal kiralama gibi işlerle uğraşan Akan, “Solan Bir Yaprak Gibi” adlı film ile 1971’de sinemaya adım atıp Tarık Akan adını kullanmaya başladı. Sanatçı, aynı yıl Sadık Şendil’in kaleme aldığı, Orhan Aksoy’un yönettiği “Emine” filminde ise Filiz Akın ile başrolü paylaştı. 7 ALTIN PORTAKAL ÖDÜLÜ Türkiye’nin Altın Portakal’da 7 ödüle sahip tek erkek oyuncusu olan Akan, ilk ödülünü “Suçlu” adlı filmdeki rolüyle 1973’de aldı. Yönetmenliğini Ertem Eğilmez’in yaptığı 1973 yapımı “Canım Kardeşim” ile 1974 yapımı “Hababam Sınıfı”nda başrol oynayan sanatçı, 1970-1975 arasında, yılda 12 filmde rol alarak Türk sinemasının unutulmaz isimlerinden biri haline geldi.

Filmlerinde sıklıkla “Ferit” adını kullanan başarılı sanatçı, bu dönemde Türk sinemasının ünlü kadın sanatçıları Gülşen Bubikoğlu ile “Ah Nerede”, Emel Sayın ile “Mavi Boncuk”, Hülya Koçyiğit ile “Sev Kardeşim”, Hale Soygazi ile “Gece Kuşu Zehra” filminde rol aldı. MADEN FİLMİNDE CÜNEYT ARKIN İLE ROL ALDI Tarzıyla 1970’li yıllara damgasını vurarak Yeşilçam’ın jönleri arasına giren Akan, 1977’de Zeki Ökten’in yönetmen koltuğuna oturduğu “Sürü” filminin ardından politik filmlerde rol almaya başladı. Tarık Akan, 1978’de Cüneyt Arkın ile başrolü paylaştığı “Maden” filminin sonrasında, 1979’da zorunlu askerlik görevini yedek subay olarak Denizli’de tamamladı. “Maden” filmini bir söyleşide anlatan Akan, yapımında da emek harcadığı filmden şu sözlerle bahsetti: “O dönemde Türkiye’nin en çok seyredilen filmi ve benim de o dönemde en çok para kazandığım filmdir. O dönemde tüm sendikaların, işçi sendikalarının her yerinde, dağ başlarına kadar çıkartılıp oynatılan bir filmdir. Görevini çok güzel yerine getirmiştir. Sendikacılık, işçilik, işçi olmak, emek, sermaye nedir, açık ve net olarak altı çizilmiş olarak veren filmlerden biridir.” Senaryosunu Yılmaz Güney’in yazdığı, Şerif Gören ile Güney’in yönettiği 1982 yapımı Altın Palmiye ödüllü “Yol” filminde de rol alan Akan, 1990’da Rıfat Ilgaz’ın aynı adlı eserinden uyarlanan “Karartma Geceleri”nde başrolde yer aldı.

HAPİSHANE GÜNLERİNİ ANLATAN KİTAP YAZDI Sanatçı Akan, 1985’te Berlin Uluslararası Film Festivali’nde mansiyon, 1992’de Adana Altın Koza Film Festivali’nde “En İyi Erkek Oyuncu”, 1996’da Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde “Yaşam Boyu Onur Ödülü”, 2006’da Sinema Yazarları Derneği “Onur Ödülü”, 2007’de ise Çağdaş Sinema Oyuncuları Derneği’nde “Sinema Emek Ödülü” kazandı. Tarık Akan, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından 1981’in başlarında, Almanya'da yaptığı bir konuşma yüzünden Türkiye’ye dönüşünde tutuklandı. 12 yıl hapis istemiyle yargılanarak 2,5 ay hücre hapsi cezası alan sanatçı, hapishane günlerini ve darbe sürecini 2002’de yayımlanan “Anne Kafamda Bit Var” kitabında kaleme aldı.

EVLİLİKLERİ 1986 yılında Yasemin Erkut ile evlenen oyuncunun aynı yıl Barış Zeki Üregül adlı oğlu dünyaya geldi. İki yıl sonra, 1988 yılında Yaşar Özgür Üregül ve Özlem Üregül adındaki ikiz çocukları oldu. Oyuncu, evlendikten dört yıl sonra 1989 yılında boşandı. 1990 yılında, Acun Günay ile birlikte yaşamaya başladı ve birliktelikleri vefatına kadar devam etti. KANSER NEDENİYLE YAŞAMINI YİTİRDİ Akciğer kanseri olan Akan, tedavisini İstanbul’da sürdürmekteyken 16 Eylül 2016 tarihinde hayatını kaybetti. Cenazesi için 18 Eylül 2016 tarihinde Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nda düzenlenen anma etkinliği sonrasında, Teşvikiye Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Bakırköy Mezarlığı’na defnedildi.

OYNADIĞI FİLMLER Vizontele Tuuba (film) (2003) Gülüm (film) (2002) Meşrutiyet – Abdülhamit Düşerken (film) (2002) Hayal Kurma Dersleri (film) (2000) Eylül Fırtınası (1999) Mektup (film) (1996) Aşk Üzerine Söylenmemiş Herşey-Hep Aynı (film) (1995) Çözülmeler (film) (1993) Yolcu (film) (1993) Devlerin Ölümü (film) (1991) Uzun ince Bir Yol (film) (1991) Bir Kadın Düşmanı (film) (1991) Bir Küçük Bulut (film) (1990) Karartma Geceleri (film) (1990) Berdel (film) (1990) Üçüncü Göz (film) (1989) Dönüş (film) (1988) Yağmur Kaçakları (film) (1987) Kızımın Kanı (film) (1987) Ses (film) (1986) Adem ile Havva (film) (1986) Kıskıvrak (film) (1986) Acı Dünyalar (film) (1986) Beyoğlu`nun Arka Yakası (film) (1986) Bir Avuç Cennet (film) (1985) Tele Kızlar (film) (1985) Paramparça (film) (1985) Kan (film) (1985) Damga (film) (1984) Alev Alev (film) (1984) Yosma (film) (1984) Pehlivan (film) (1984) Beyaz Ölüm (film) (1983) Gecenin Sonu (film) (1983) Derman (film) (1983) Çocuklar Çiçektir (film) (1983) Arkadaşım (film) (1982) Yol (film) (1982) Kaçak (film) (1982) Delikan (film) (1981) Herhangi Bir Kadın (film) (1981) Adak (film) (1980) Sürü (film) (1978) Seninle Son Defa (film) (1978) Maden (film) (1978) Kanal (film) (1978) Lekeli Melek (film) (1978) Bizim Kız (film) (1977) Baraj (film) (1977) Nehir (film) (1977) Sevgili Dayım (film) (1977) Şeref Sözü (film) (1977) Aşk Dediğin Laf Değildir (film) (1976) Öyle Olsun (film) (1976) Kader Bağlayınca (film) (1976) Gece Kuşu Zehra (film) (1975) Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı (film) (1975) Ateş Böceği (film) (1975) Merhaba (Bizim Aile) (film) (1975) Delisin (film) (1975) Evcilik Oyunu (film) (1975) Ah Nerede (film) (1975) Çapkın Hırsız (film) (1975) Mavi boncuk (1974) Hababam Sınıfı (film) (1974) Memleketim (film) (1974) Mahçup Delikanlı (film) (1974) Esir Hayat (film) (1974) Kanlı Deniz (film) (1974) Boşver Arkadaş (film) (1974) Yaz Bekarı (film) (1974) Oh Olsun (film) (1973) Canım Kardeşim (film) (1973) Yalancı Yarim (film) (1973) Umut Dünyası (film) (1973) Bebek Yüzlü (film) (1973) Yeryüzünde Bir Melek (film) (1973) Üç Sevgili (film) (1972) Tatlı Dillim (film) (1972) Sev Kardeşim (film) (1972) Para (film) (1972) Azat Kuşu (film) (1972) Suçlu (film) (1972) Sisli Hatıralar (film) (1972) Aşkların En Güzeli (film) (1972) Feryat (film) (1972) Kaderimin Oyunu (film) (1972) Melek mi, Şeytan mı? (film) (1971) Beyoğlu Güzeli (film) (1971) Vefasız (film) (1971) Emine (film) (1971) Solan Bir Yaprak Gibi (film) (1971)


Haluk Pekşen kimdir?



Haluk Pekşen, 1961 yılında Trabzon, Yomra'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Avukat olarak çalıştıktan sonra 25 ve 26. Dönem Trabzon milletvekilliği yaptı. Pekşen, 120'nin üzerinde sivil toplum örgütünün kurucu ve yöneticiliğini yaptı. Yurt içi ve yurt dışı çok sayıda şirket ve işletmede avukatlık, danışmanlık ve icra kurulu görevinde bulundu. Eski vekil, havacılık, bankacılık, gümrük, dış ticaret yasası başta olmak üzere çok sayıda yasa, tüzük ve yönetmeliğin hazırlık çalışmalarında görev yaptı.

16 Eylül 2022 tarihinde vefat etti.


Muhittin Sadak kimdir?



Muhittin SADAK, müzik yönetmeni (İstanbul 1900–1982).

Galatasaray’da okuduktan sonra, İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesini bitirdi. Müzik öğrenimine küçük yaşta özel dersler alarak başlayan Sadak, viyolenseli kısa zamanda öğrenerek 1920’de ilk konserini verdi. 1922’de İstanbul Belediye Konservatuvarı’nda öğretmenliğe başladı, İstanbul Şehir Korosunu kurdu. Şehir Orkestrası’nı, daha sonra geçtiği İstanbul Şehir Operasında birçok opera temsillerini yönetti. Musiki nazariyeti adlı eseri vardır.



Şükriye Dikmen kimdir?



Şükriye Dikmen 1918 yılında İstanbul'da doğdu.

Cumhuriyet Dönemi kuşağını temsil eden sanatçılardan Şükriye Dikmen ise 1948 yılında Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nden mezun oldu ve Paris'e gitti. İlk sergisini açtığı 1953 yılında Paris gibi bir sanat ortamında dikkatleri çeken Dikmen, Ecole du Louvre’un sanat tarihi bölümünü bitirdi ve Fernand Léger'nin atölyesinde ve Academie Ranson'da Sergier ve Roger Chastel ile birlikte çalıştı.

1957'de Edinburgh festivaline, 1961'de de Sapenlo yarışmasına katıldı. Ankara ve İstanbul'da sergiler açtı ve 1968'de Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde eski ve yeni resimlerini biraraya toplayan retrospektif bir sergi düzenledi.

Tek figürlü kadın ve genç kız portrecisidir. Genellikle kontrplak üzerine çizdiği, sınırları belli, iri gözlü, minyatürleri, Japon estamplarını hatırlatan kadın başları, yüzleri çevreleyen ovalleri, dış dünyaya açılmış birer aydınlık pencere gibi duran gözleri, ince boyunları, kavuşturulmuş elleriyle Şükriye Dikmen'in kadın figürleri, tartışılmaz kişiliğinin ürünleridir.

16 Eylül 2000 tarihinde vefat etti.

Kemal Çapraz kimdir?


1964'te Kastamonu'nun Araç ilçesi Pelitören Köyü'nde doğan 1982 yılında girdiği İstanbul Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu'ndan 1987'de mezun oldu. Ardından aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Bölümü'nde Kırım Türkleri Basın Tarihi üzerine yüksek lisans yaptı. 1985'te Türkiye Gazetesi'nde gazeteciliğe başladı ve bir sürede gazetenin Türk Dünyası'ndan sorumlu müdürü olarak görev yaptı. Türkiye Gazetesi, Yeniden Diriliş ve Azerbaycan Türklerinin Sesi Hazar Türkistan gazeteleriyle Türk Yurtları, Türk Yurdu, Yesevi, Tarih ve Medeniyet, Geniş Açı, Hanımeli, Türk Diplomatik, Emel ve Kardaşlık gibi dergilerde yazı ve makaleleri yayınlandı. Kemal Çapraz, Kültür Ocağı Vakfı ile Turan Kültür Vakfı yanı sıra İstanbul Güvenlik ve Adliye Muhabirleri, Türkmenistan Türkleri ile Dayanışma, Dünya Türkleri ve Akraba Toplulukları Hizmet gibi derneklerin kurucuları arasında yer aldı. Çapraz 2000 yılında kurduğu Basın Birliği Derneği'nin de vefatına kadar başkanlığını yürüttü. Kas-Der (Kastamonulular Dayanışma Derneği) Yönetim Kurulu Üyeliği yapan Çapraz derneğin basın sorumlusu görevini yürüttü. Ufuk Ötesi Gazetesi'ni 2002'de aylık olarak yayınlamaya başlayan Çapraz, mâli zorluklara rağmen vefatına kadar aksamadan 78 sayı çıkartmayı başardı. İnternethaber isimli haber sitesinde uzun yıllar köşe yazarlığı yaptı. Hayattayken “Sürgünde Yeşeren Vatan: Kırım” isimli kitabı yayınlarken vefatından sonra gazeteci dostu Bayram Akcan “Kemal Çapraz'ın Kaleminden Türk Dünyası” ve “Kuzeydeki Yavru Vatan Kırım” isimli iki kitabını okuyucusuyla buluşturdu. 16 Eylül 2008'de trafik kazasında hayatını kaybeden Kemal Çapraz, Tuzla'daki Yayla mezarlığına defnedildi.

49 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page