top of page
  • Yazarın fotoğrafıHaberciGazete

Sağlık emekçileri iş bıraktı, taleplerini açıkladı



TRABZON - Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi sağlık emekçileri bugün, grevli toplu iş sözleşmesi hakkı, gerçek toplu sözleşme, demokratik çalışma yaşamı istekleriyle iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Yurt yüzeyinde uygulanan eylemle işyerleri önlerinde, alanlarda, meydanlarda bir kez daha seslerini yükselten sağlık emekçileri "taleplerini" açıkladı.



SES üyesi sağlık emekçilerinin iş bırakma eylemi, Trabzon'da da uygulamaya kondu. Sağlık emekçilerinin iş bırakma eyleminde konuşan SES Trabzon Şube Başkanı Metin Serdar, 1 Ağustos'un sendikalarının kuruluş yıldönümü olduğunu, bugünde üyeleri ve sağlık sosyal hizmet emekçileriyle birlikte eğlenceli kutlamalar yapmak yerine mücadele etmek durumunda kaldıklarını belirterek şöyle dedi:

"Bugün sağlık emekçileri ve halkın sağlık alanı ile ilgili yaşadığı sorunların temelinde uygulamaya konulan “sağlıkta dönüşüm” programları yatmaktadır. Devrim diye nitelendirilen ve eczane kuyruklarını, muayene kuyruklarını bitirdik diye övündükleri sistemde sanal kuyruklarda muayene sırası için aylarca bekliyoruz. Çeşitli görüntüleme vb tetkikler için yıllarca bekliyoruz. Birçok ilaca erişim yok. Katkı, katılım payı, ilave ücretler gibi birçok kalemde verdiğimiz vergiler dışında ekstra ücretler ödüyoruz. Artık sağlık hizmetleri alınır satılır bir metaya dönüşmüş durumda. Sağlık hizmetleri kamusal ve ücretsiz niteliğini yitirmiş artı değer yaratılan, kar edilen alan konuma getirilmiştir."

Serdar, "eksik personel nedeniyle uzun çalışma süreleri ve angarya çalışmanın dayatıldığını, döner sermaye, performans, teşvik, taban gibi ücret rejimine yapılan müdahaleler ile temel ücretlerin yıllar içinde düştüğünü" dile getirdi. Serdar şöyle devam etti:

"Üstelik almış olduğumuz ücretlerin yarısından fazlası emekliliğe yansımadığı içinde mezarda emeklilik dayatmasıyla karşı karşıyayız. Sağlık emekçileri büyükşehirlerden, tatil bölgelerinden başka yerlere tayin çıkarmak için torpil arayışına girmek zorunda kalmıştır. Çünkü buralarda kiralarını dahi ödeyecek durumları ortadan kalkmıştır. Birkaç kişi aynı evi paylaşmak zorunda kalmaktadırlar. Güvencesizlikten, geleceksizlikten kaygılanan sağlık emekçileri yurt dışına gitmek için çaba içine girmişlerdir.

Yine sağlık emekçilerinin kanayan yarası şiddet artarak devam etmektedir. “dönüşüm” öncesi hastanelerde sadece bir polis memuru adli işleri takip etmek için bulunurdu ve bu kadar şiddet yoktu. Bugün her hastanede yüzlerce güvenlik görevlisi var fakat sağlık emekçilerine yönelik şiddet artarak devam ediyor. Biz artan şiddetin sebebinin bu sağlık sistemi olduğunu biliyoruz. Yine yöneticilerin mesleklerimizi değersizleştiren yaklaşımları, halka karşı halkın bir parçası olan bizleri kötüleme yaklaşımları şiddetin artmasındaki en büyük nedenler arasında. Tek başına buda değil elbette ki siyasilerin toplumda yarattığı kutuplaşma, gittikçe otoriterleşen yönetim biçimi nedeni ile kültür haline gelen şiddetinde etkisi var. Bu nedenle de biz şiddet üretmeyen bir sağlık sistemi inşa etmek zorundayız. Aynı zamanda demokratik bir ülke yaratma mücadelemizi de yükseltmek zorundayız. SES’in sağlıkta şiddete yaklaşımını diğerlerinden ayıran en büyük özellik güvenlik politikaları ekseninde yaklaşmak değil; iş yerlerinden, toplumun tüm hücrelerine ve bütün bir ülkeye demokratik, şiddetsiz yaşanılır bir sistem yaratma mücadelesidir."

Serdar üniversite hastaneleri ile devlet hastanelerindeki olumsuzluklara, sağlıkçıların ekonomik durumlarına da değindikten sonra, "bütün bunlar için sendikamızın kuruluş yıldönümünde taleplerimizi dile getirmek için iş bıraktık ve alanlardayız. Yine konfederasyonumuz KESK tarafından 10 Ağustos 2023 tarihinde TİS kapsamında yapılacak iş bırakma kararına tüm gücümüzle katkı koyacağız." dedi ve temel taleplerini şöyle açıkladı:


"1- Performans, ek ödeme, taban, teşvik değil, tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yoksulluk sınırı üzerinde emekliliğe yansıyan temel ücret istiyoruz. Bunun üzerine yapılan işin niteliği ve riski, eğitim durumu, hizmet yılı gibi kriterler eklenerek giydirilmiş ücretler belirlensin.

2- Grevli toplu sözleşmeli, özgür pazarlık hakkı içeren sendika yasası çıkarılsın,

3- Sağlık hizmetleri ağır ve tehlikeli işler kapsamındadır. Fiili hizmet süresi (yıpranma payı) yıllık 90 gün üzerinden tam olarak tüm emekçilere ödensin ve geçmiş yılları da kapsasın

4- Nöbet, icap ve fazla çalışma ücretleri 2 kat arttırılsın

5- Sağlık alanında çalışan tüm emekçiler “sağlık hizmetleri sınıfı”na alınsın

6- Üniversite hastanelerinde de çalışanlara tayin hakkı verilsin,

7- Sağlık emekçilerine yönelik şiddetin son bulması için “şiddet üreten sağlık sistemi” değişsin. Halk ve emekçiler yararına yeni bir sağlık sisteminin inşası için işkolu emekçileri ve halkın örgütlü yapılarının, hizmetin planlanmasından sunulmasına kadar karar alma mercilerinde yer alacağı mekanizmalar oluşturulsun.

8- Sağlık ve sosyal hizmetler alanında OECD ortalamasında kadrolu güvenceli personel istihdam edilerek, sözleşmeli tüm çalışanlar 657 4/a kapsamına alınsın.

9- Kamu sağlık hizmeti verilen ASM’lerde her türlü giderler devlet tarafından karşılansın,

10- Covid-19 gibi meslekle ilgili hastalıklar, illiyet bağı aranmadan sağlık kurumlarında çalışan tüm personel için meslek hastalığı sayılsın,

11- Haklarında kesinleşmiş yargı kararı bulunmayan ihraç sağlık ve sosyal hizmet emekçileri derhal göreve başlatılsın

12- Sağlık Bakanlığı’nın tüm personellerine 3600 Ek Gösterge verilmesini.

13- Muayene, tedavide ve ilaçta hiçbir ad altında; katkı, katılım payı, ilave ücret alınmasın. Sağlık hizmetleri ücretsiz olsun.


43 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page