top of page
Yazarın fotoğrafıHaberciGazete

Korkut Akın yazdı: Karışık İşler…aslında apaçık ortada!



Turgay Karadağ, iki yıla varan kapanma sürecinde yalnızlığını çizerek gidermeye çalışmış ve sergi sezonu açılır açılmaz da arkadaşlarıyla, ilgililerle, yaşamı savunanlarla (burada “yaşamı savunanlar”ı sanatın, bağlı olarak da kültürün sorunların üstesinden geleceğine inananlar anlamında kullandım, karikatürcü olmamakla birlikte “tek kare”de anlatılanların ansiklopedilerle açıklanamayacağı denli güçlü olduğunu kabul ediyorum) buluşmak istemiş: “Bu olağanüstü hal koşullarının bir türlü bitip tükenmek bitmediği toplumsal hayatımızın bu olağan haline birkaç çizgiyle anlam katmaya çabalıyoruz.”



Sergisinin adını Karışık İşler koysa da alabildiğine yalın, alabildiğine anlamlı ve bir o kadar da her bakışta başka bir ayrıntıya odaklanarak yeni tatlar bulabileceğiniz çizgileri var Turgay’ın.

…ama çizerin, haklı olabileceği karışıklık bulmam gerekiyor belki. Ağırlıklı İstanbul’u anlatan çizgilerin içerisine girdiğinizde, bu “Bizans eskisi kentin” (ama artık ülke demek gerekir bana sorarsanız) karmakarışık olduğunu görüyorsunuz. Sonra gerek sergiye gelirken gerek sergi sonrasında eve dönerken, işe, okula, hastaneye, gezmeye giderken yaşadıklarınız geliyor aklınıza… Günün her saati sıkışık trafiği, bitmek tükenmek bilmez rüzgârın dalga dalga hareketlendirdiği denizi, Boğaz’ı, koşuşturan insanları, beton yığını yüksek yapıların arasından görünemeyen güneşi, daracık kaldırımlardan geçemeyen insanları, doğal güzellikleri yok eden siyasi ve yerel yönetimleri, soluk almamıza verilmeyen izni hissediyorsunuz o “tek kare”de.



Kediler… ah ki!

Bir de kedileri var Turgay’ın alametifarikası; bir şekilde sızıyorlar (hemen) her kareye. O da hoşluğu çizimlerin, çizerin düşlerinin. İster istemez arıyorsunuz kedileri: Nereye sızdılar, gizlendiler acaba? Bak, bu çok ilginç. Bu ‘kalantor’, özenle biriktirdiği güzelim çanak çömleklerle ilgilenmek yerine, piposunun dumanını savura savura telefonuna odaklanmış. Ne güzel… etrafta kedi de gözükmüyor. Gözükmüyor mu? Kaldırsa başını görecek neler olduğunu. Biz de öyle değil miyiz: “Kaldırmadıkça başlarımızı sefaletimiz bitmez!”

Bir başka ülkede olsa el üstünde tutulacak, bütün dünyaya çizimlerinin yayılması için devletin de desteğini alacak Turgay Karadağ, coğrafyanın kader olduğu ülkemizde izleyenlere bir şeyler anlatmak, yaşamın içinde anlamlandırabilmek için çabalayıp duruyor.


Sürpriz…

Schneider Tempel Sanat Merkezinin şirin galerisinin duvarlarında sergilenen karikatürlerin arasında bir boş kağıt (tablo) duruyordu. Bir fırsat bulsam da sorsam diye içim içimi yerken hem karikatürist hem galeri yöneticisi İzel Rozental, o boş çerçeveyi sordu. Turgay, hiç yüksünmeden cebinden kalemini çıkarıp çizmeye başladı. Meğer sergiyle performansı buluşturmak için bir fırsatmış… O mutlu anı yaşamanın keyfiyle…


Karışık İşler

Turgay Karadağ Karikatür sergisi Schneider Tempel Sanat Merkezi 14 Eylül / 3 Ekim Felek Sok 1, Karaköy/İstanbul

203 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page