Kaş Marina'ya AVM, Otel ve SPA merkezi mi yapılacak?

ANTALYA - Kaş Marina’ya AVM, otel ve SPA merkezi eklemek için imar planı değişikliği Antalya Büyükşehir Belediyesi İmar Komisyonu’ndan geçti. Her an Belediye Meclisi’nde görüşülebilir. Kaş Kültür ve Çevre Derneği, “Denizi kirletecek, sit alanını tehdit edecek” dediği projeyi durdurmak için sosyal medyada destek isteme kampanyası başlattı.

Kampanya duyurusuna göre, Kaş Marina’ya ticari alanlar, otel ve SPA merkezi eklemek için imar planında değişiklik planlanıyor. Denizi kirletecek, sit alanını tehdit edecek, trafik ve otopark sorununu artıracak, Kaş’ın kendine özgü; DOĞA İLE BÜTÜNLEŞİK yerel/butik turizm ve alışveriş geleneğini bozacak, Kaş’ın esnafını ekonominin dışına itme tehlikesi taşıyan, kamu yararı bulunmayan OTEL/AVM rant projesine bu nedenlerle Kaş Çevre ve Kültür Derneği itiraz ediyor. Derneğin kampanya duyurusuna göre, Kaş Yat Limanı İmar Planı Değişikliği talep eden işletmeci firmanın hazırladığı Kaş Yat Limanına “OTEL-TİCARİ ALANLAR VE SPA İLAVESİ FİKİR PROJESİ” ile NELERE İZİN VERİLECEK? Karasal alanın %5’i olan inşaat izni oranının %8’a çıkarılmasına 4,5m olan kat yüksekliğinin 6,5m’ye çıkarılmasına 2,198.42 m² olan mendirek alanının karasal alan hesabına katılmasına Halen 3472 m2 olan kapalı alanının 5049 m2’ye çıkarılmasına (1577 m2 ilave inşaat) Halen 487 tekne bağlama kapasitesine ilaveten 122 tekne kapasiteli yeni 2 yüzer iskele yapılmasına izni verilecektir. “PROJE” GERÇEKLEŞİRSE NELER OLACAK? İşletmeci firmanın imar planı değişikliği talebi için sunduğu “PROJE” gerçekleşirse: Deniz Kirliliği Sorunu Artacaktır: Limana bağlı yatların mutfak ve lavabo suları doğrudan denize akmaktadır. (gri su) Limanın yer aldığı Kaş Bucak Denizi kirlilik ölçümlerinde “…Marina’nın etkisi sebebiyle Bucak körfezi riskli bölgeler arasında olduğu” tespit edilmiştir. ( BAKA - Kalkınma Bakanlığı - Kaş Turizm ve Tanıtma Derneği için hazırlanan KAŞ DENİZ VE KIYI ALANLARI KORUMA, GELİŞTİRME VE YÖNETİM PROJESİ SONUÇ Raporu, 2014) Yat Limanı faaliyete geçtikten sadece birkaç yıl sonra yapılan bu ölçümlerde Kaş denizlerinde kirliliğin en yüksek olduğu 3 yerden biri olarak gösterilen Yat Limanının aradan geçen 10 yılda ne kadar kirlendiği çıplak gözle bile görülebilmektedir. Yat Bağlama kapasitesi %25 oranında artırılmasıyla bu kirliliğin artacağı aşikârdır. Kaş’ın silueti bozulacaktır: Denize SIFIR planlanan 6,5 mt yüksekliğe ulaşacak dükkanlar ve otel binaları, kıyının ve Kaş’ın siluetini bozacaktır. Yeşil alanları daraltılacaktır. Yeni inşaatlar Yat Limanının genel görünümünde ve kullanımında sıkışıklık yaratacak, yeşil alanlarını azaltacaktır. Halk ile kıyı arasına duvar: Girişte 6 yüksekliğindeki duvarlar ve denize sıfır planlanan otel ve ticari yapılarla, deniz ile halk arasına bir duvar örülmüş olacak; halkın kıyı ile bağlantısı hem görsel ve hem de kullanım bakımından koparılmış olacaktır. Deniz dolgu alanları (şevler) bile denize sıfır dükkânların önüne asma iskele ile yol yapmak için kullanılacaktır. Yol için bile yer kalmayacaktır. Denizciliğe hizmet değil RANT Projesi: Yat Limanlarının asli GÖREVİ denizciliğe hizmet vermektir; oysa bu planla tekne bakım ve tamiratının yapıldığı çekek alanı daraltılarak AVM mantığı ile yapılacak dükkânlara yer açılmaktadır. Mevcut durumda bile çekek yeri darlığı yaşanırken tekne bağlama kapasitesinin %25 artışıyla bu sorun iyice katlanacaktır. Trafik- Otopark Sorunu Katlanacaktır. Projenin hayata geçmesi halinde mevcut araç trafiği ve dolayısıyla otopark sorunu artacaktır. Projede bu sorunlara Yat Limanı içinde çözüm düşünülmemiştir. Yat Limanı önünden geçen ana arter zaten çok dardır ve topoğrafya gereği genişleme imkanı yoktur. Mecburen yol kenarına park edecek araçlar trafiği iyice boğacaktır. Sit Alanı Sorunu Planlama alanının bitişiğinde 1. Derece Arkeolojik Sit Alanı mevcuttur. SİT alanlarının imar planlarına konu edilmesi ve/veya herhangi bir inşaat faaliyeti yapılması kanunen mümkün değildir. Ancak firmanın sunumunda, SİT alanının yaya giriş alanı olarak kullanılmak istendiği görülmektedir. Change.org'da süren kamyanyaya göre haberde sıralanan bütün bu nedenlerle Antalya Büyük Şehir Belediye Meclisinin bu Planı REDDETMEYE, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının ise bu Planı İPTAL ETMEYE davet ediliyor.