CHP Samsun Milletvekili Murat Çan, TBMM'de önceki gün yaptığı basın toplantısında ülkenin çeşitli sorunlarına değindi. Bunlardan ikisi, önceki gün açılan balık sezonu ve hasadının sonuna gelinen fındık konularındaydı.
Murat Çan'ın bu iki konuda basın toplantısında söyledikleri şöyle:
"Yine bu gece itibariyle denizlerimizdeki av yasağı sona erdi ve balıkçılarımız ‘vira bismillah’ diyerek denize açıldılar…
Tüm balıkçılarımıza kazasız, belasız ve bereketli bir sezon geçirmelerini diliyorum.
Fakat, özellikle ülke ekonomisinin bugünkü hali ‘bereketli bir sezon’ temennimizi boşa çıkartıyor.
Her sektörde olduğu gibi balıkçılık sektöründe de olağan üstü bir maliyet artışı söz konusu.
Balığı ucuza yemek, bu sene imkansız olacak.
Balıkçı teknelerinin denize açılırken kullandığı mazottaki yıllık enflasyon yaklaşık yüzde 43.
Balık avında kullanılan ağların, teknelerin bakımı için yapılan masraflar, işçilik vs…
Her şeyin maliyeti ikiye katlandı.
İşte bütün bunlar, vatandaşın sofrasına da yansıyacak.
Eskiden teknede çalışan bir tayfa, sezonda eline geçen parayla evini geçindirir, çocuğunu okutur, hasbelkader kenara üçbeş kuruş para biriktirirdi.
Şimdi karnını zor doyurabiliyor. O da tatsız-tuzsus!
Çünkü tuttuğu balıktan kazanılan para, denize açılmak için yapılan masrafları karşılayamaz hale geldi.
Bütün bu zorluklara rağmen ekmeğini denizden çıkarmak için ‘vira bismillah’ diyerek mesaiye başlayan balıkçılarımıza kolaylıklar ve sabırlar diliyorum.
Tıpkı deniz av sezonunun başlaması gibi seçim bölgem Samsun ve onun da içinde yer aldığı Karadeniz Bölgesi’ni yakından ilgilendiren bir diğer konu başlığı da fındık.
Balıkçılarımız nasıl dertliyse, nasıl endişeliyse; fındık üreticimiz de dertli ve endişeli.
Fındıkta, hasadın sonuna gedik.
Hükümet, bir destekleme fiyatı belirledi. 84 ve 82 buçuk lira.
Hesapta bu fiyat piyasayı regüle edecekti.
Şimdi piyasada oluşan fiyat regülasyonu 74-75 lira bandında.
Üretici dertli-esnaf dertli.
Ancak, fındık pazarının yaklaşık yüzde 70’ini ele geçiren bir firma var ve rekolte tahminleriyle, fiyat politikalarıyla piyasaya tek başına yön verir hale geldi. Onun yüzü gülüyor.
İktidar da her icraatıyla bu firmaya yol vermeye, üreticimizin emeğinin sömürülmesine çanak tutmaya devam ediyor.
Devletin destek fiyatı, maliyetin gerisinde!
Piyasada oluşan fiyatlar maliyetin gerisinde!
Fındıkçı, tam anlamıyla kumpasa geldi.
Kandırıldı, aldatıldı.
Bu kumpası kuranlar, şimdi fındık üreticimize “biraz bekleyin, emanete fındık vermeyin fiyat 100 lirayı geçecek” diyor.
İyi de fındıkçının borcu var harcı var.
Yevmiyeli işçi çalıştırdı, mazot yaktı, gübreyi veresiye aldı, belki de eşten dosttan borç para bulup patoza para verdi…
Fındıkçının bekleyecek mecali kalmadı!
Değerli basın mensupları,
Bu iktidar, yabancı bir kartelle kol kola girdi ve fındık üreticimizin emeğine göz dikerek, her yıl tekrarlanan bir kumpas kurdu.
Maliyet ortada, hükümetin verdiği fiyat ortada, piyasada oluşan fiyat ortada; üretici hep zararda!
Bizim üreticimiz, dünyadaki fındığın yüzde 70’ini üretiyor, piyasayı ele geçiren firma 14 milyar dolar ciro yapıyor, bizim ülkemizin kasasına giren para ise sadece 2 milyar dolar!
Şu tablonun adı ‘kumpas’ değil de nedir?
Fındık üreticimizin hakkını-hukukunu kim koruyacak?
Hükümet korumuyor!
Ofis, destekleme alım fiyatı ve politikasıyla bu sorunu daha da kronikleştiriyor.
Fındık üreticisinin hak ve menfaatlerini korumak, gelir ve yaşam standartlarını artırmakla yükümlü olan FİSKOBİRLİK’in şu an başında olan kişi de iktidar partisinden milletvekili!
Aynı soruyu tekrarlıyorum:
Fındık üreticimizin hakkını-hukukunu kim koruyacak?
Fındıktaki tablo, işte budur!
Türkiye’nin ekonomik kaynakları yağmalanırken kimse çıkıp da yerlilik-millilik masalı okumasın!
Fındık üreticimizin emekleri sömürülürken kimse çıkıp da “üreticimizin hakkını teslim ediyoruz” yalanına sarılmasın!
Bizler, fındık sezonu başlamadan, üreticimizin bugün yaşadığı sorunları öngörmüş, önerilerimizi sıraladığımızda aynı zat, parti gruplarında komisyon kuracakları safsatasını söylemiş; sözde üreticiyi koruyacaklarını beyan etmişti.
İşte gördük, üreticiyi nasıl koruduklarını!"
Comments