CHP SAMSUN MİLLETVEKİLİ MURAT ÇAN’IN
14 MART TIP BAYRAMI MESAJI:
AKP iktidarı, sağlıkçıları sahipsiz, şifa bekleyen yurttaşı çaresiz bıraktı.
‘Nitelikli sağlık hizmeti alma hakkı’ en temel insan hakkıdır. Sağlık hizmetini parasız ve erişilebilir kılmak ise sosyal devletin en temel görevlerinden biridir. ‘Önce insan’ yaklaşımını egemen kılan çağdaş devletlerin, birey ve toplum sağlığı için, sağlık sisteminin güçlendirilmesi için her geçen gün daha fazla çaba sarf ettikleri, büyük kamu kaynaklarını seferber ettikleri tartışılmaz bir gerçektir.
Ülkemizde ise maalesef bu durumun tam tersi yaşanmaktadır. Sağlıkta Dönüşüm diye adlandırılan program, 20 yıllık süre zarfında kamu eliyle sunulan sağlık hizmetlerini erişilemez hale getirdi, vatandaşımızı özel hastaneler için müşteriye dönüştürdü.
Bu program aynı zamanda, bütün dünyanın gözlerinin içine baktığı, üzerine titrediği, emekleri ve fedakarlıkları için sonsuz bir minnet duyduğu sağlık emekçilerimizi de güvencesiz, güçsüz ve sahipsiz bıraktı. AKP iktidarının bu hoyrat tutumu, sağlık emekçilerini hedef alan şiddet eylemlerinin ve cinayetlerin artması, mesleki saygınlığın ayaklar altına alınması sonucunu da beraberinde getirmiştir.
Özetle AKP iktidarı; sağlıkçıları sahipsiz, şifa bekleyen yurttaşı çaresiz bırakmıştır.
AKP iktidarının yarattığı tüm bu olumsuz koşullara rağmen fedakârca hizmet sunmaya devam eden, hekim meslektaşlarıma ve tüm sağlık emekçilerimize, milletimiz adına sonsuz teşekkür ediyorum.
Tüm sağlık emekçilerimizin evrensel ilkeler ve modern çalışma koşulları içinde mesleklerini icra edebileceği, vatandaşımızın da nitelikli ve parasız sağlık hizmeti alabileceği bir ülke özlemiyle, sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutluyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
CHP İlke ve Demokrasi Hareketi: CHP Adaylarının Desteklenmesi Gerekmektedir
CHP İlke ve Demokrasi Hareketi’nin 31 Mart seçimleri bildirisinde, ''CHP İlke ve Demokrasi Hareketi olarak, tüm CHP’lilere ve CHP örgütüne, 31 Mart belediye seçimlerinde CHP’ye ve Türkiye’ye sahip çıkma çağrısında bulunuyoruz" denildi.
CHP eski Parti Meclisi Üyesi ve 38. Kurultay Genel Başkan Aday Adayı Prof. Dr. Örsan Öymen’in sözcülüğünü yaptığı CHP İlke ve Demokrasi Hareketi, yerel seçimlere ilişkin bildiri yayınlandı. Bildiride, şu görüşler yer verdi:
''Türkiye’de teokratik bir diktatörlük rejiminin, bir din devletinin kurulduğu ve buna ek olarak büyük bir ekonomik krizin yaşandığı bir ortamda, 31 Mart 2024 belediye seçimlerini tek başına bir belediye seçimi olarak değerlendirmek olanaklı değildir.Bu seçimlerde AKP’ye ve onu destekleyen MHP’ye karşı halkın sandıkta örgütlü bir itiraz mesajı vermemesi durumunda, Türkiye daha da büyük bir felaketle karşı karşıya kalacaktır.
Seçimlerden sonra gündeme gelecek olan anayasa değişiklikleriyle birlikte, fiilen uygulanan teokratik diktatörlük rejimi 'meşrulaştırılmaya' çalışılacak, laiklik ilkesi hukuken bertaraf edilecek, ekonomik kriz derinleşecek, emperyalizmin kamunun kaynaklarını sömürmesi ve ülkeyi din, mezhep, etnik kimlik üzerinden bölme süreci tüm hızıyla devam edecektir.
''CHP’NİN ADAYLARININ DESTEKLENMESİ GEREKMEKTEDİR''
AKP'nin belediyeleri kazanması durumunda, belediyenin olanakları, dernek ve vakıf adı altında örgütlenen laiklik karşıtı tarikatların, cemaatlerin, örgütlerin ve sözde 'medya' organlarının hizmetine sunulacak, AKP, kurmakta olduğu teokratik diktatörlük rejiminin temellerini, bu olanaklar üzerinden de atmaya devam edecektir. Seçimlerde AKP’nin en büyük avantajı, muhalefetin bölünmüş ve muhalefetteki ittifakların parçalanmış olmasıdır.
Bu durumda muhalefetteki siyasi parti liderlerinin beceriksizliklerini düzeltmek, seçmene ve vatandaşa düşecektir. Seçmen, desteklediği siyasi parti yönetiminin çağrılarını dikkate almadan, adaya oy verme aşamasında, muhalefet cephesinde hangi adayın seçimi kazanma olasılığı daha yüksek ise ona oyunu vermeli; önde olan muhalefet partisi adayına kaybettirecek biçimde oy kullanmaktan sakınmalı, muhalefetin değil, AKP’nin ve MHP’nin kaybedeceği biçimde oyunu kullanmalıdır.
Bugün, yapılan tüm araştırmalara göre, muhalefet cephesinde, Türkiye’nin çoğu kentinde ve ilçesinde, CHP’nin adayları önde görünmektedir. Bu nedenle söz konusu kentlerde ve ilçelerde, CHP’nin adaylarının desteklenmesi gerekmektedir. Siyasi parti yönetimleri iktidara karşı bir ittifak kuramadıklarına göre, bu ittifakı muhalif seçmen bu yöntemle sandıkta kurmalıdır.
Bir başka sorun da, CHP’de parti içi demokrasi ve partinin ilkelerine sahip çıkılması konusunda ciddi sorunların olması nedeniyle, CHP seçmeninin bir kısmının partisinin adaylarına oy vermemek ve parti örgütünün bir kısmının seçimlerde çalışmamak eğiliminde olmasıdır. CHP seçmeni ve örgütü parti içi sorunları seçim sonrasına ertelemeli, 31 Mart belediye seçimlerinde partisine ve Türkiye’ye sahip çıkmalıdır.
CHP seçimde başarılı bir sonuç alsa da almasa da, CHP Tüzük Kurultayı bu yıl kesin olarak gerçekleşecektir ve parti içi demokrasiyle ilgili sorunların çözülmesi olasılığı doğacaktır. Parti üyelerinin büyük çoğunluğunun partinin ilkelerine sahip çıktığı dikkate alınacak olursa, parti içi demokrasi sorununun çözülmesi durumunda, oligarşik güçlerin partinin ilkelerinden sapmasına yol açması da, Tüzük Kurultayı’ndan sonra, zaman içerisinde engellenmiş olacaktır. CHP’ye seçim kaybettirenlerin, CHP’nin ve Türkiye’nin geleceği konusunda da herhangi bir söz sahibi olamayacakları, herkes tarafından bilinmelidir. CHP İlke ve Demokrasi Hareketi olarak, tüm CHP’lilere ve CHP örgütüne, 31 Mart belediye seçimlerinde CHP’ye ve Türkiye’ye sahip çıkma çağrısında bulunuyoruz.
21 Malatya STK'dan Onursal Adıgüzel'e destek açıklaması
Ataşehir Malatyalılar Derneği ev sahipliğinde 21 Malatya sivil toplum kuruluşu, 31 Mart yerel seçimlerinde CHP Ataşehir Belediye Başkan adayı Onursal Adıgüzel’e destek açıklaması yaptı.
Dün gece, Başkanlığını Necati Bozkurt'un yaptıağı Ataşehir Malatyalılar Derneği'nde bir araya gelen İstanbul'daki 292 Malatya derneğinden Anadolu Yakası'ndaki 21'i, CHP Ataşehir Belediye Başkan adayı Onursal Adıgüzel'i "hemşerileri olmasını" gözönüne alarak destekleme kararı aldıklarını açıkladı.
Toplantıya katılan Adıgüzel, dernek ve vakıf başkanlarına teşekkür ettikten sonra "Malatyalıların demokrat kimliğini de düşündüğümüz zaman önümüzde şöyle bir gerçeklik de var ki; İstanbul seçimleri bugün Türkiye'nin en önemli meselesi haline gelmiş durumda. Merkez medyasında sürekli montaj videoları ile çeşitli karalama kampanyası yapıldığını görüyoruz. Bunun bir sebebi var: Türkiye'de hâlâ demokrasi var hâlâ gelecek için umut var, gençlerimiz yurt dışına göç etmesin demek için İstanbul'u kazanmamız gerekiyor; onlara Umut olmamız gerekiyor. buna karşı da Türkiye'yi baskıcı bir yapı yönünü de doğuya doğru döndürerek, batıya çizilmiş Mustafa Kemal Atatürk'ün yolundan tam tersi doğuya doğru daha otoriter kabul ettiği liderin yönettiği ve baskıcı hale getirdi bir ortamı yaratmak için çabalayan bir anlayış var. Anayasa askıya alınmış durumda, İstanbul seçimleri de işte böyle kritik bir noktada duruyor: Onun için bizim Ekrem İmamoğlu'na da çok güçlü destek vermemiz gerekiyor. Tabii ki Malatyalı hemşerilerimizin yanımızda durması da büyük bir Onur bizim için. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum İyi ki varsınız" dedi.
21 STK Adına Ataşehir Malatyalılar Derneği Başkanı Necati Bozkurt yaptığı açıklama şöyle:
"Ülkemizde 31 Mart 2024 tarihinde yerel seçimler yapılacak, il ve ilçelerimizi yönetecek belediye başkanlarımız seçilecektir. Cumhuriyetimizin 100. yılında toplumumuzun/halkımızın her zamankinden daha fazla demokrasiye, hukukun üstünlüğüne, adalete ve çağdaş yerel yönetim anlayışına ihtiyacı vardır.
Bu anlayışla, Yerel Seçim sürecine girdiğimiz günlerde Ataşehirde aktif faaliyetleri bulunan Malatya İl Derneği, Vakıf ve Malatya iline bağlı köy dernekleri olarak düşüncelerimizi siz Ataşehirli komşularımızla paylaşmak amacıyla bir araya geldik.
Şimdiye kadar önemli görevler üstlenerek milletimize hizmet etmiş, kıymetli hemşerimiz Sayın Onursal ADIGÜZEL‘ in Atatürk ilkelerine, Cumhuriyetimizin kuruluş değerlerine, hukukun üstünlüğüne sahip çıkacağına. İnanç, siyasi görüş, etnik köken, cinsiyet ayrımı yapmadan, çalışkan, dürüst ve adil olacağına, yönetiminde liyakatli davranacağına, kamu yararını gözeteceğine, sosyal belediyecilik anlayışıyla ihtiyaç sahiplerine, gençlerimize, yaşlılarımıza, kadınlarımıza, dezavantajlı vatandaşlarımıza yaşanılabilir, sağlıklı ve güvenli bir kent oluşturacağına tüm Ataşehirlilere eşit şekilde hizmet edeceğine inancımız tamdır.Bizler bu süreçte Ataşehirde yaşayan ve aşağıda imzası bulunan Malatyalı Dernekler olarak, Değerli hemşerimiz, Ataşehirimizin öz evladı Sn. Onursal ADIGÜZEL’ in her zaman yanında olacağımızı ve ona destek vermekten onur ve gurur duyacağımızı Ataşehirli komşularımız ile paylaşmak isteriz."
• Necati BOZKURT, Ataşehir Malatyalılar Dernek Başkanı
• Abidin İNAN, Arguvan Eğitim Vakfı Başkanı
• Doğan İNANMAZ, Arguvan Merkez Dernek Başkanı
• Mustafa DUMAN, Kürecik Dernek Başkanı
• Bekir YILDIZ, Arapgir Koru Köyü Dernek Başkanı
• Mehmet Ali TANRIVERDİ, Arapgir Onar Köyü Dernek Başkanı
• Hulisi ŞAHİN, Çakırsu Köyü Dernek Başkanı
• Bektaş YILDIRIM, Uzun Hasan Köyü Dernek Başkanı
• Aziz HANBAY, Seydiuşağı Köyü Dernek Başkanı
• Mustafa GELİR, Ermişli Köyü Dernek Başkanı
• Burhan BÜYÜKTARLA, Eski Arapgir Dernek Başkanı
• Muharrem ARDUÇ, Gökağaç Köyü Dernek Başkanı
• Erkan GENÇ, Çavuş Köyü Dernek Başkanı
• Gündüz YÜCEBAĞ, Gürge Köyü Dernek Başkanı
• Mustafa YÜCE, Ahlasuşağı Köyü Dernek Başkanı
• Hıdır PEKGÜZEL, Yamaç Köyü Dernek Başkanı
• Hacı Ali YILMAZ, Eymir Köyü Dernek Başkanı
• Mehmet Ali PARLAK, Bellikler Köyü Dernek Başkanı
• Ali Başar TEMİZ, Kuyudere Köyü Dernek Başkanı
• Bahadır ÇAĞDAŞ, Çayırlı Köyü Dernek Başkanı
• Niyazi KARACA, Kışla Köyü Dernek Başkanı
CHP’Lİ TANAL UYARDI: AKBELEN’DE ‘KANAL İSTANBUL’ TAKTİĞİ!
CHP Şanlıurfa Milletvekili Av. Mahmut Tanal, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2 gün önce imzaladığı Muğla Akbelen Ormanı bölgesindeki 190 parsellik tarım arazisinin, maden sahası olarak kullanılmak üzere kamulaştırılması kararını iptal etmesini, “Kanal İstanbul” taktiği olarak değerlendirdi.
AKP’nin İstanbul’da seçimi kazanmak için tepki çeken Kanal İstanbul projesinden hiç bahsetmediğine dikkat çeken Tanal, iktidarın Akbelen ve Kanal İstanbul konusunda seçim sonrası harekete geçeceklerini belirtti. Tanal, Erdoğan’ın Akbelen bölgesindeki tarım arazileri konusunda attığı geri adım için “Yemezler! diyerek tepki gösterdi.
SEÇİMDEN SONRA HAREKETE GEÇECEKLER!
CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal’ın, X sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama şöyle: “Akbelen’de ‘Kanal İstanbul’ taktiği… Yemezler! AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 gün önce imzaladığı, Milas Akbelen Ormanı bölgesindeki 190 parsellik tarım arazisinin, linyit madeni sahası olarak kullanılmak üzere kamulaştırılması kararını, bugünkü kararıyla kaldırdı. Erdoğan’ın bu geri adımının sebebi, 31 Mart seçimleridir! Muğla’da AKP’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı için bu ‘jesti’ yapan Erdoğan’a güvenebilir miyiz? Tabii ki güvenemeyiz! Seçim sonrası tekrar harekete geçecekler. Aynı taktiği rant projesi Kanal İstanbul için de uyguluyorlar. Seçim süreci öncesine kadar “Kanal İstanbul’u inadına yapacağız” diyen Erdoğan ve çevresindekiler, 31 Mart yerel seçim kampanyası başlayınca Kanal İstanbul’u unutuverdi! Hattan AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum, “Kanal İstanbul gündemimizde yok” diyor. İstanbul seçmeninin tepkisini çekmemek için bu şekilde davranıyorlar. Seçimden sonra Kanal İstanbul projesi için harekete geçecekler. Bu sebeple hem Muğla halkının hem de İstanbulluların ülkemizin geleceği için AKP’ye ders vermesi gerekiyor.”
Comments